Giden Gelmez Dağları

18 Aralık, 2011

YouTube Preview Image

NEDEN ‘’GİDEN GELMEZ DAĞLARI’’ ?

Orta Torosların Akseki Değirmenlik köyü sınırları içerisinde kalan bölümüne ‘’Giden  Gelmez Dağları’’ denilmektedir.

Giden Gelmez Dağları, derin vadileri, ulu yalçın kayaların, dipsiz uçurum ve mağaraların bulunduğu oldukça engebeli, zorlu bir arazi yapısına sahiptir.

Bu yörede yaşayan insanlar, hayatlarını idame ettirebilmek için Toros dağları ile haşır neşir olmak  mecburiyetindedir. Bazen onun nimetlerinden istifade ederken bazen de acımasızlıkları ile karşı karşıya kalırlar.

Günümüzde yaklaşık 130-150 yıl önceleri, bugünkü Değirmenlik köyünün bir mahallesi olarak bilinen Bucakköy denilen yerde yaşayanların gençlerinden oluşan 15-20 kişilik bir grup kış mevsiminde yaban dağ keçisi (yörede geyik denir) avına giderler, bu avcı grubu mola verdikleri bir ağacın altında ateş yakarak dinlenmeye çekilirler. Ne bileceklerdi ki bu insanlar kar ve buzlarla kaplı konakladıkları yerin altının bir mağara olduğunu ve sonlarının olacağını…

Yakılan ateşin erittiği karlarla birlikte bulundukları yerin çökmesiyle Ortaya çıkan dipsiz bir mağaranın diplerinde hepsi kayıp olur gider.

Avcıların yanlarında götürdükleri köpeklerden birinin köye dönerek acı acı sesler çıkarması köyde kalanları endişelendirir. Köye dömeyen avcıların akibetinden endişe duyan bazı köylüler köpeğin kılavuzluğunda Giden Gelmez dağının doruklarında avcıları aramaya giderler. Avcıların kurutmak için ağaç dallarına astıkları giysileri, eriyen karlarla birlikte çöken yeri ve mağarayı bulurlar; mağaranın biraz aşağısında canlı kalmayı başaran bir avcıyı kurtararak köye dönerler. Diğer avcılara ulaşmak mümkün olmuyor. Giden Gelmez Dağları onlarıda alıyor, gidenlerin gelmediği yerlere.

Bu olaydan sonra Bucak Köyde geriye kalan insanlar evlerini terkederek Değirmenlik köyüne hicret ederler.

Daha sonraki yıllarda da Değirmenlik Köyünden sekiz genç Toros dağlarına ava gider; Kendilerinden kaçan bir geyiğin mağaraya düştüğünü görürler. Avcılardan biri olan İsmail evindeki üç çocuğuna bir parça et götürebilmek arzusuyla mağaradan geyiği çıkarmak ister. Arkadaşlarının yardımıyla mağaraya inmeye çalışan İsmail beline bağlanan ipin kopmasıyla birlikte kayaların derinliklerinde ebediyete intikal eder. Bu talihsiz avcı İsmail’in kemikleri olaydan 28 yıl sonar düştüğü mağaradan çıkarılarak köy mezarlığına defnedilmiştir.

Değirmenlik köyünün yaylası geçmişte bahar ve yaz aylarında Manavgat’tan gelen bazı göçer yörüklerin konaklama yeri olmuştur. Göçer yörüklerinden Akbaş adıyla Maruf Ali Efe bir sabah çadırından çıkar, dolma tüfeğini sırtına alır ve geyik avı aşkıyla Giden Gelmez Dağlarının yolunu tutar. Ali Efe akşam olup çadırına dönmeyince telaşlanan obadaki insanlar, günlerce adım adım dağları ararlar. Ama nafile. O da diğer avcıların akibetine uğrayarak, Giden Gelmez Dağlarının acımasızlığında bir sır olarak kalır.

Bu olaylar Giden Gelmez Dağlarında yaşanmış ve bilenler tarafından günümüze kadar aktarılmıştır. Ya kimbilir geçmiş zamanlarda kaçtane bilinmeyen benzer olaylar yaşandı? Bunların hepsi ‘’Giden Gelmez’’in bilinmezliğinde saklıdır. Gidenlerin dönmemesi sebebiyle, Orta Torosların bu bölümüne ‘’Giden Gelmez’’ adı verilmiştir.

 

“Giden Gelmez Dağları” için Bir Yorum

  1. Kenan Erzurum Diyorki:

    Her şey için teşekkürler

Bir yorum yazın.